Ana Sayfa Türkiye Erdoğan: “Tüm Batılı aktörleri İsrail yönetimine baskı yapmaya çağırıyorum”

Erdoğan: “Tüm Batılı aktörleri İsrail yönetimine baskı yapmaya çağırıyorum”

0

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Hamas’ın ateşkesi kabul ettiğini açıklamasından memnuniyet duyduk. Şimdi aynı adım İsrail tarafından da atılmalıdır. Tüm Batılı aktörleri İsrail yönetimine baskı yapmaya çağırıyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.

Bu vesileyle bizim telkinlerimizle Hamas’ın ateşkesi kabul ettiğini açıklamasından memnuniyet duyduk. Şimdi aynı adım İsrail tarafından da atılmalıdır. Tüm Batılı aktörleri İsrail yönetimine baskı yapmaya çağırıyorum. Daha önce de pek çok kez ifade ettim, biz dostlarımızın sayısını arttırmanın peşindeyiz. Bölgemizdeki hiçbir ülkeyle çözülemeyecek sorunumuz yok. Diyalog ve müzakerenin açamayacağı kapı olmadığı inancındayız. Yeter ki hüsnüniyetle yaklaşılsın, diplomasiye imkân tanınsın. Gerisi biraz gayret, biraz fedakârlıkla mutlaka gelecektir.

Yarın çok ilişkilere sahip olduğumuz Kuveyt Emiri kardeşim Şeyh Sabah’ı ülkemizde misafir edeceğiz. Haftaya Pazartesi de Yunanistan Başbakanı Sayın Miçotakis yine resmî ziyaret kapsamında Ankara’ya gelecek. Çift başlı Selçuklu kartalı misali doğuyla ve batıyla ilişkilerimizi ortak çıkarlarımız temelinde geliştirmenin yollarını arayacağız. Millî gelirinin büyüklüğü 1,1 trilyon dolar sınırını aşan, bölgesindeki etki alanı günden güne artan, krizlerin çözümünde anahtar rol üstlenen, çatışmaların ortasında istikrar adası olarak öne çıkan Türkiye’yi inşallah her alanda güçlendirecek, kalkındıracak, daha iyi seviyelere taşıyacağız.

AFAD ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüz arasında imzalanan sel ve taşkın risk azaltma protokolü, yağış mevsimi öncesinde afet riskini en aza indirme yolunda atılmış kıymetli bir adımdır. AFAD envanterinde bulunan 111 adet iş makinesinin Devlet Su İşleri’nin kullanımına verilmesiyle her iki kurumumuzun etkinliğini arttırıyoruz. Derelerin temizlik ve ıslah çalışmalarına hız vererek yoğun yağış dönemi başlamadan gerekli tedbirleri alıyoruz. 2024 yılını can ve mal kaybı yaşamadan geçirebilmemiz devletimizin çabaları yanında vatandaşlarımızın da dikkatli olmasına bağlıdır. Dikkatsizlik, tedbirsizlik ve ihmaller sebebiyle son dönemde yüreğimizi yakan birçok hadise yaşadık. Beşiktaş Gayrettepe’de 29 işçi kardeşimiz göz göre göre hayatını kaybetti. Antalya’da bir insanımızın vefat ettiği, yedi kişinin yaralandığı teleferik faciası meydana geldi. Ardından İstanbul Küçükçekmece’de belediyenin açıp öylece bıraktığı su dolu çukura düşen beş yaşındaki bir evladımız boğularak can verdi. Öncesinde de benzer müessif olaylarla karşılaştık. Basit önlemlerle veya dönemlerde engellenebilecek insani dramları tekrar tekrar yaşamak istemiyoruz. Bu konuda hükûmetiyle, belediyesiyle, vatandaşıyla hepimize sorumluluk düşüyor. İlgili bakanlıklarımız denetimlerini bundan sonra yoğunlaştıracak. Milletin yüreğine ateş düşürenler, hukuk önünde hesap verecek. Başka türlü bu acıların tekerrürünün önüne geçemeyiz.

Açıkçası 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün Beşiktaş’taki gibi iş cinayetlerinin gündeme taşındığı bir gün olmasını beklerdik. Ancak birkaç vicdan sahibi kuruluş dışında bu konuları konuşan olmadı. 1 Mayıs, Türkiye’nin 78 ilinde 210 etkinlikle şölen havasında kutlandı. Lafa gelince emekçinin hakkını savunduğunu iddia eden kimi kuruluşlar, işçi bayramını polisimize taş ve sopalarla saldırarak kutlamayı tercih etti. Samimi çağrılarımıza rağmen Saraçhane’den yansıyan bazı görüntüler 1 Mayıs’ın ruhuna gölge düşürmüştür. Siyasette ve toplumda yumuşama istemeyen marjinal odaklara maalesef malzeme verilmiştir. Bundan kimsenin memnun olmadığına inanıyorum. Siyasetten emekliye sevk edilenler dâhil, kimi çevrelerin 31 Mart sonrası yapıcı atmosferi zehirlemek için yoğun bir uğraş içinde olduğu anlaşılıyor. 15 Temmuz sonrası oluşan Yenikapı ruhunu kontrollü darbe iftirasıyla kısa sürede dinamitleyenlere fırsat vermememiz gerekiyor. Muhalefetin de sorumluluk bilinciyle hareket ederek tek sermayesi gerilim ve kutuplaşma olanların oyunlarına gelmemesini bekliyoruz. Bu vesileyle bir kez daha Türkiye yüzyılının inşasına alın terleriyle destek olan tüm işçi kardeşlerimin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum.

Şehir eşkıyalarının azgınlıklarına rağmen soğukkanlı duruşlarını koruyan polislerimizi kutluyor, hepsinin tek-tek alınlarından öpüyorum.

Exit mobile version