Ana Sayfa Güney Kıbrıs Rum yönetiminden Türkiye’ye “taahhütlü mesaj”

Rum yönetiminden Türkiye’ye “taahhütlü mesaj”

0

 Rum Yönetiminin, New York’taki BM Genel Kurulu öncesinde Türk tarafının Kıbrıs sorunundaki tavır ve davranışını değiştirmesini sağlamak hedefiyle Türkiye’ye üçüncü taraflar aracılığıyla mesajlar göndermekte olduğu, ilk mesajı Salı günü Yunanistan Dışişleri Bakanı Yeorgios Yerapetridis’in götüreceği bildirildi.

Fileleftheros “Ankara’ya Taahhütlü Mesaj… Lefkoşa ‘Ulaklarla’ Niyet Yokluyor” başlıklı manşet haberinde Rum yönetiminin, yabancı ülke yetkilileri aracılığıyla, Kıbrıs sorununun özüne dair müzakerelere başlanması için New York’taki çalışmalar öncesinde Türkiye’yi tavrını değiştirmeye ikna etmeye çalıştığını yazdı.

Gazete Rum Yönetiminin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Atina ve Brüksel’e yönelik açılımlarda bulunduğu Rum Yönetiminin “yeni yaklaşımlarını” ise dışarda bıraktığı bu dönemde bu (ulaklar aracılığıyla) müdahaleleri faydalı bulduğuna işaret etti.

Fransa, Almanya, İngiltere ve ABD gibi ülkelerin Rum Yönetimine yardımcı olmaya hazır göründükleri ve Kıbrıs sorununu Türk muhataplarının önüne koydukları belirtilen haberde “ulaklar, Ankara’ya nüfuz kullanmaya ve görüşmelerine Kıbrıs sorununu da dâhil etmeye çalışıyorlar. Özellikle bu çabalar, kısa süre önce yaşanan Pile krizinde uluslararası tepkilerin çalışmaları engellediği gibi, caydırıcı olarak da işleyebilir” denildi.

Gazete edindiği bilgilere dayanarak, bu çerçevede Yunanistan Dışişleri Bakanı Yeorgios Yerapetridis’in Salı günü gideceği Ankara’ya mesaj götüreceğini yazdı.

Habere göre “Türkiye Kıbrıs’ta karada ve denizdeki emrivakilerine devam ettiği sürece Türk-Yunan ilişkilerindeki yeni dönem yürümez” görüşünde olan Rum Yönetimi Yerapetridis’in Türkiye ziyareti öncesinde meseleyi Yunanistan’la görüştü. Konunun, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in, yarın gerçekleşecek Güney Kıbrıs-Yunanistan-İsrail üçlü zirvesi kapsamındaki ziyaretinde de gündemde olması bekleniyor.

Önümüzdeki dönemde Ankara’yı ziyaret edecek olan İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly ve Avrupa Komisyonu heyetinin de benzer mesajları iletmesinin beklendiğini belirten gazeteye göre, Rum Yönetimi çeşitli kanallar aracılığıyla Türkiye’ye mesaj ileterek, Türk-Yunan ve Türkiye-Avrupa ilişkilerinde devam etmekte olan çeşitli paralel süreç ve inisiyatifleri kullanıp kullanamayacağını saptamaya çalışıyor.

Haftalık Kathimerini Brüksel’in, Berlin’in gözetiminde AB ile Türkiye arasında bir güçlendirilmiş stratejik işbirliği çerçevesi için pozitif istikamet oluşturmaya çalıştığını yazdı.

Habere göre muhtemelen Ekim ayında AB Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell tarafından sunulacak Türkiye-AB ilişkilerinin yönelimi hakkındaki raporun, Rum Yönetimi açısından büyük bir bahis çünkü Türkiye-AB ilişkilerinin uzun vadeli stratejik yöneliminin Kıbrıs sorununa bağlanmasını istiyor.

Halen hazırlık aşamasında bulunan raporda, Borrell Pile’de yaşananlar nedeniyle Türkiye’yi eleştiren ifadelere yer vermiş olsa da Brüksel, Berlin ve Fransa ile istişare içerisinde, yaşananların sorumlusu olarak Ankara ve Erdoğan değil Kıbrıs Türk toplumunun gösterildiği savunuldu.

AB’den bir yetkili Kathimerini’ye, düzenlenmekte olan Borrell-Komisyon raporunda Kıbrıs sorununa bir tür atıf yapılabileceğini ancak Türkiye-AB ilişkilerinin stratejik yöneliminin Kıbrıs sorununun çözümüne doğrudan bağlanmasını çok zor gördüğünü söyledi.

Fileleftheros eski Rum Meclis Başkanı Yannakis Omiru’nun, Türk-Yunan ilişkilerindeki iklim değişikliği ve ilişkilerinin iyileşmesi için diyalog başlaması perspektiflerinden ve bu gelişmeler nedeniyle Kıbrıs sorununun bir kenara itilmesi tehlikesinden söz edilmesi nedeniyle kaleme aldığı analiz yazısını “Kıbrıs, Yunanistan ve Kıbrıs Sorunu” başlığıyla aktardı.

Gazeteye göre “Kıbrıs halkının büyük çoğunluğu Helen (Yunan) olduğu için Kıbrıs sorununa Yunanistan da doğrudan müdahildir. Kan bağı ve 1660 Garanti ve İttifak Anlaşmaları’ndan doğan konvansiyonel yükümlülükleri nedeniyle Yunanistan’ın Kıbrıs’a destek çıkmasını gerektirir” ifadelerine yer veren Omiru “Yunan halkı tarafından seçilmiş hiçbir Yunan hükümeti, Kıbrıs sorunu çözülmeden Türk-Yunan meselelerinin çözülebileceği yanılgısına düşemez”  dedi.

Exit mobile version