Avrupa, Orta Asya ve Amerika’dan sorumlu BM Genel Sekreter Yardımcısı Miroslav Jenča’nın dün akşam adaya geldiği ve bugün liderlerle bir araya geleceği haber verildi.
Fileleftheros gazetesi, “Temsilci Atama Zamanı- Jenca’nın Önünde Çıkmazın Aşılmasını Hedefleyecek Öneriler” başlıklarıyla yer verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in bugün Jenča’yla yapacağı görüşmeden, Kıbrıs sorunundaki çabanın yeniden başlaması için atılması gereken adımlar açısından, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres gidişatına yönelik bazı mesajlar göndermek için yararlanmak niyetinde olduğunu yazdı.
Haberde, Lefkoşa Rum kesimi açısından, BM Genel Sekreteri’nin bir temsilci ataması gereken zamanın geldiğinin net olduğunu ve Rum kesiminin BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi içerisindeki ortamın uygun olduğunu düşündüğü de iletildi.
Gazete iç sayfadan “Temsilci Aracılığıyla Çıkmazın Aşılması- Kıbrıs Rum Kesimi Açısından Kıbrıs Sorunundaki Çabaların Başlayabileceği Açıktır” başlığıyla geniş yer verdiği haberinde ise, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs sorunundaki çabaların yeniden başlamasını sağlamak için bir temsilci atamaktan başka seçeneği olmadığını yazdı.
Elde ettiği bilgilere dayanarak, bunun, Jenča ile bu sabah bir araya gelecek Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in BM Genel Sekreteri’ne göndermeye niyetlendiği esas mesaj olduğunu yazan gazete, Rum kesimi açısından Kıbrıs sorununda hareketlilik sağlanabilmesi için temsilci atanması dışında başka yol görünmediğini belirtti.
Lefkoşa’da ise Rum hükümetinin, BM Güvenlik Konseyi’nin kısa süre önceki açıklamasından ortaya çıkan momentumdan yararlanmaya kararlı göründüğünü kaydeden gazete, BM Güvenlik Konseyi’nin Pile’deki olaylarla ilgili basın açıklamasında, temsilci atanması konusunun ilerlemesi için müdahil tarafları doğrudan çalışmaya davet ettiğini anımsattı.
Buna paralel olarak Rum kesiminin farklı yönlerden aldığı mesajlara ve özellikle de BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinin tezlerine dayanarak, konuyla ilgili olumlu gelişmeler ortaya çıkacağı konusunda cesaretlenmiş göründüğünü yazan gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in açıklamalarına dayanarak, BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin, Kıbrıs sorunundaki temsilci rolünü üstlenebilecek çeşitli isimleri ele almaya başladıklarını kaydetti.
Gazeteye göre Hristodulidis, Kıbrıs sorununun ilerlemesi için ilk önemli adımın temsilci atanması olduğuna da işaret etti.
Jenča’nın adaya gerçekleştireceği ziyarete ve bugün yapacakları görüşmeye de değinen Hristodulidis, Jenča’nın Kıbrıs’ta olması ve bu görüşmelerin yapılacak olmasının önemli olduğunu dile getirdi.
Jenča’nın müzakerelerin yeniden başlaması perspektiflerini araştırmak için BM Genel Kurulu dolayısıyla, BM Genel Sekreteri adına Kıbrıs’a geldiğini ifade eden Hristodulidis, Jenča’nın adada bulunmasını önemli olduğunu, çünkü bunun BM Genel Sekreteri’nin verdiği önemin bir işareti olduğunu söyledi.
Önemli olan şeyin Jenča’nın temaslarından sonuçlar ortaya çıkması olduğunu da dile getiren Hristodulidis, kendilerinin hazır olmasının ve kendi iradelerinin gerçek olduğunu, bunun uluslararası toplum tarafından kabul edildiğini, bununla birlikte ilk önemli adımın BM Genel Sekreteri tarafından Kıbrıs sorunuyla ilgili bir temsilci atanması olacağını yineledi.
Bunun BM Güvenlik Konseyi’nin de çağrısı olduğunu ve tüm bunları Jenča’yla ele alacaklarını ifade eden Hristodulidis, Pile’de yaşanan olayların da Jenča’yla görüşmesinde ele alınacağını ifade etti.
Geçtiğimiz hafta Pile’de gördüklerinin, esasında işgalin genişletilmesini hedefleyen kabul edilemez Türk faaliyetleri olduğu iddiasında bulunan Hristodulidis, Rum kesiminin tepkisinin ve konuya yaklaşım şeklinin, uluslararası toplumun kınaması da göz önüne alındığında, Kıbrıs sorununun çözümü gidişatına yönelik gelişmeler olması için, kendi yapıcı tutumları ve gerçek iradelerinin kabul edildiğinin bir göstergesi olduğunu ileri sürdü.
Hristodulidis dün katıldığı bir anma töreninde yaptığı konuşmada ise, kendi açılarından gerekli ve samimi siyasi iradenin bulunduğunu belirterek, ilk andan itibaren büyük bir diplomatik çabaya başlamalarının sebebinin bu olduğunu söyledi.
AB’deki ortaklarıyla ve doğal olarak Yunan hükümetiyle tam bir uzlaşı ve koordinasyon içerisinde olduklarını da ifade eden Hristodulidis, kısa süre önce Pile’de gerçekleşen olayların, ileri sürülen işgalin sona ermesi ve vatanın yeniden birleşmesine ilişkin samimi iradelerinin kabul edildiğinin en çarpıcı örneği olduğunu iddia etti.
Hristodulidis, kendileri açısından başka seçenek bulunmadığını da iddialarına ekledi.
Alithia gazetesi ise haberinde, yarına kadar adada bulunacak olan Jenča’nın, bu sabah 10.30’da Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’le bir araya geleceğini yazdı.
-Cami saldırısı
Öte yandan gazetede yer alan başka bir haberde, Hristodulidis’in Limasol’daki İbrahimağa Köprülü Cami’ye yapılan saldırıyla ilgili açıklamasına da yer verildi.
Gazeteye göre Limasol’daki camiye yapılan saldırıyı yorumlaması istenen Hristodulidis, “Bazı eylemlerle bir kutuplaşma ve gerginlik ortamı yaratmak isteyenler, üzerinde anlaşmaya varılan çerçeve temelinde vatanın yeniden birleşmesini arzu eden Kıbrıslı Türkler ve Rumların büyük çoğunluğunun arzusunu yansıtmıyor” ifadesini kullandı.
Gazeteye göre Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Pile konusunda söylediklerini, Limasol’da yaşananları ve bir gazetecinin “bazı kişilerin zor bir ortam yaratmaya çalıştıklarına” dair gözlemini yorumlayan Hristodulidis, “Olumsuz bir ortam meydana getirmeye çalışıyorlar, bu yüzden oldukça dikkatli olmalıyız” dedi.
Hristodulidis, Limasol’da yaşananların kınanması gerektiğini, bunların hiçbir mantığa uymadığını ve doğal olarak Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türkler karşısındaki duygularına karşılık gelmediğini de ifade etti.
