Avrupa Komisyonu’nun Avrupa-Türkiye ilişkileriyle ilgili olarak dün yayımlanan raporuyla ilgili haberler, bugünkü Rum gazetelerinde de geniş yer buldu.
Fileleftheros gazetesi “AB: Ankara’yla İlişki Problemli- Kıbrıs’la İlgili Meseleler AB’nin Türkiye’yle Sahip Olduğu İlişkiler Terazisinde” başlıklarıyla manşete çektiği haberinde, Brüksel ile Ankara arasındaki sorunlu ilişkinin, Avrupa Komisyonu’nun Avrupa-Türkiye ilişkileriyle ilgili olarak hazırladığı rapora da yansıdığını yazdı.
Raporda Ankara’nın Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz’le ilgili sorunlu tutumunun kayda geçirildiğini yazan gazete, raporda görüldüğü üzere, Kıbrıs’la ilgili meselelerin Avrupa-Türkiye ilişkilerinde atılacak bir sonraki adımların değerlendirilmesinde temel kriter teşkil etmeye devam ettiğini kaydetti.
Haberde Avrupa Birliği’nin sahip olduğu tüm araçları kullanarak, BM himayesindeki sürecin tüm aşamalarının desteklenmesine aktif katılımda bulunmaya hazır olduğunu ifade ettiği de belirtildi.
Gazete raporun içeriğine iç sayfasından geniş bir şekilde yer vermeye devam ederken, haberinde AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in, AB-Türkiye ilişkilerinin geleceğiyle ilgili raporun Brüksel’deki sunumu sırasında yaptığı açıklamaya da yer verdi.
Rum Haber Ajansı KİPE’nin sorusu üzerine, açıklamasında AB’nin Kıbrıs sorununun çözüm temeliyle ilgili tezinin değişmediğini ifade eden Borrell, ilişkilerin iyileşmesi için raporda yapılan önerilerin Türkiye için hediye teşkil etmediğini, ancak bunların Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın ileriye götürülmesiyle alakalı olduğuna işaret etti.
Gazete Avrupa Komisyonu ile Borrell’in kaleme aldığı raporun, Avrupa Konseyi üye devletleri liderlerinin Avrupa-Türkiye ilişkileri konusunda Aralık ayında yapacağı tartışmaya katkıda bulunacağını da belirtti.
Rapor metninin Kıbrıs sorunuyla ilgili özel bir bölüm içerdiğini de yazan gazete, önerilen birçok olumlu adımın tek yanlı olarak ilan edilen Rum MEB’indeki izinsiz sondajların tekrarlanmaması aynı zamanda Kıbrıs’la ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmesi şartına sahip olduğunu da kaydetti.
Haravgi gazetesi ise “İlişkilerin İyileşmesi Türkiye’ye Hediye Değil” başlıklı haberinde, Borrell’in açıklamasına yer verdi.
Borrell açıklamasında Avrupa Konseyi’nin 2023 yılının haziran ayındaki kararlarında, AB’nin Kıbrıs sorununun Avrupa ve BM çerçevesi aynı zamanda AB ilkelerine uygun olan bütünlüklü çözümüne tam anlamıyla bağlı olduğuna dair tezini yinelediğini anımsatarak, AB’nin müzakerelerin hızlı bir şekilde yeniden başlamasını istediğini de kaydetti.
Açıklamasında rapora ve raporun AB-Türkiye ilişkileri konusunda içerdiği önerilere de atıfta bulunan Borrell, bunların Türkiye için hediye olmadığını ve bunun en önemli ilgi alanları olan Doğu Akdeniz’deki barış ve istikrara hizmet ettiğini yineledi.
Türkiye’nin AB için önemli bir kilit ortak olduğunu da ifade eden Borrell, hedeflenen şeyin bugünkü karmaşık jeopolitik çerçevede karşılıklı yararlı bir ilişki geliştirilmesi olduğunu sözlerine ekledi.
Alithia gazetesi ise “Kıbrıs Sorunu AB-Türkiye İlişkilerinde Büyük Rahatsızlık” başlığıyla yer verdiği haberinde, AB’nin Kıbrıs sorununun BM çerçevesi içerisindeki bütünlüklü çözümüne tam anlamıyla bağlı olduğunu yazdı.
Raporda Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki bütünlüklü tutumunun ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tanınmamasının çeşitli iş birliği yollarını engellemeye devam ettiği belirtilirken, AB’nin, Kıbrıs sorununun çözümü meselesinin Türkiye’nin AB’yle Doğu Akdeniz’deki şiddetli anlaşmazlıklarının temel unsurunu teşkil ettiğini vurguladığını da iletti.
Raporda Kıbrıs’taki durumun, Türkiye ile Kıbrıs Türk liderliğinin Kıbrıs sorununun BM çerçevesinde tescil edilen çözüm temeline zarar verme konusundaki çabalarından ötürü kötüleşmeye devam ettiği de öne sürülürken, 2023 yılı başına kadar Yunanistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin kötüleştiği ancak her şeyin geçen şubat ayında Türkiye’de meydana gelen depremden sonra değiştiği de vurgulandı.