Rus ordusunun saldırılarında hedef aldığı Ukrayna’daki Avdiyivka şehrindeki evler ve hastaneler harabeye dönerken kent sakinleri zor şartlarda hayatını sürdürüyor.
Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’ya yönelik başlattığı savaş sürerken, Donetsk bölgesinde Rus ve Ukrayna askeri güçleri arasında yoğun çatışmalar yaşanıyor.
2014’ten beri Rusya’nın kontrolündeki Donetsk’e yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Avdiyivka kenti de Rus ordusunun saldırılarında hedef alınıyor.
Bombaların altyapı ve yolları tahrip etmesi nedeniyle adeta hayalet kenti andıran Avdiyivka’daki evler ve hastaneler harabeye dönmüş, evlerin neredeyse tamamı terk edilmiş durumda.
Savaş öncesi 33 bine yakın nüfusa sahip şehirde, bugün yaklaşık 1600 kişi zor şartlarda hayatını sürdürüyor. Şehri terk etmek istemeyen halk, binaların bodrum katlarında kalıyor.
Kentte oluşturulan yardım merkezinde ise Ukraynalılara gıda ve ilaç desteği sağlanıyor. Buraya gelen siviller, telefonlarını şarj edebiliyor ve duş alabiliyor.
Avdiyivka’da saldırılarda hasar gören hastanede ise vatandaşlar muayene ediliyor, yaralılara ilk müdahale yapılıyor.
– “Şehirde her şey hasar görmüş durumda”
Polis eşliğinde bölgeye giriş yapan AA ekibi, Avdiyivka kentindeki durumu ve kent sakinlerinin yaşam mücadelesini görüntüleyerek şehir yetkililerinden durumla ilgili bilgi aldı.
Avdiyivka Askeri İdaresi Başkanı Vitaliy Barabaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şehrin her gün Rus saldırılarına uğradığını belirterek “Bu gece biraz sakin geçti. Şehrin merkezine ve tarihi yerine sadece saldırı düzenlendi. Bugün şehre birkaç yoğun saldırı yapıldı. Saldırıların azaldığını görüyoruz. Ancak askeri pozisyonlar için bu geçerli değil.” dedi.
2014’te beri birçok vatandaşın Avdiyivka’dan ayrıldığını aktaran Barabaş, geniş çaplı savaş öncesi resmi rakamlara göre, şehrin nüfusunun 33 bin olduğu, bugün ise 1614 kişinin burada yaşadığı bilgisini paylaştı.
Barabaş, “Bunlar kentten ayrılmak istemiyor. Bazıları evini terk etmek istemiyor, bazılarının ise gideceği yeri yok. Ancak diğer yandan sivillerin tahliyesi devam ediyor. Mevcut durum, insanları tahliye olmaya itiyor.” şeklinde konuştu.
Kentte kalan vatandaşların zor şartlarda hayatını sürdürdüğünü belirten Barabaş, şu ifadeleri kullandı:
“Siviller evlerin mahzenlerinde ve bodrum katlarında kalıyor. İletişim, elektrik, gaz yok. Çünkü her şey hasar görmüş durumda. Birkaç noktada sadece elektrik var. Burada jeneratörler çalışıyor. İnsanlar bu noktaları biliyor. Burada insanlar su alabiliyor. Yardım merkezinde ise insanlar duş alabiliyor, ihtiyacı olan gıda alabiliyor, çay ve kahve içebiliyor. Ayrıca, burada reçete dışı ilaçlar veriliyor.”
Sivillere insani yardım malzemelerin de sağlandığını dile getiren Barabaş, “Bu yardımların yüzde 90’ı askeri idarece, geriye kalan yardımlar çeşitli örgütlerce sağlanıyor. Gönüllüler de yardımcı oluyor. Ancak son günlerde gönüllüler yüksek tehlike nedeniyle kente gelemiyor.” ifadelerini kullandı.
– “Saldırılar nedeniyle hastalar hastanede kalamıyor”
Avdiyivka Merkez Hastanesi Müdürü Vitaliy Sıtnik, savaş öncesi hastanede 180, şimdi ise 11 personelin çalıştığı bilgisini paylaşarak zor şartlarda sivillere tıbbi destek sağladıklarını belirtti.
Her gün saldırılara maruz kaldıklarını söyleyen Sıtnik, şunları kaydetti:
“Saldırılar nedeniyle hastalar hastanede kalamıyor. Çünkü son dönemde durum çok tehlikeli. Ağır hastalar sığınağa inecek durumda değil. Bu nedenle bu tür hastaları güvenli kentlerdeki hastanelere geçiriyoruz. Geceleri yoğun saldırılar olduğu için sağlık uzmanları ile hastalar, hastanedeki mahzende kalıyor. Gündüzleri ise hastane odalarında bulunuyoruz. Çünkü hastaneye insanlar geliyor.”
Hastanenin ameliyatların yapılması için uygun durumda olmadığını vurgulayan Sıtnik, “Hastane 4 sobayla ısıtılıyor. Belirli saatlerde jeneratör çalışıyor ve elektrik sağlıyor. Buzdolapları için bu önemli, çünkü buzdolaplarında bazı ilaçlar saklanıyor. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
Sıtnik, “Psikolojik olarak zorluk çekiyoruz. Bu çirkin durumun sona ermesini ve barış içinde yaşamak istiyoruz. Herkesin ailesi var. Evler yok edilmiş durumda ancak her şeyin iyi olacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
– “Özellikle son 10 gün yoğun bombardıman altındayız”
Avdiyivka kent sakinlerinden Tamara da evlerinin bodrum katında kaldıklarını ve burada sınırlı imkanlarla hayatı sürdürmek için gerekli koşullar oluşturduklarını belirterek “Yerlere kilim döşedik, yatak getirdik. Bugün ilk kez sobayı yaktık. Soba için odun hazırlıyoruz.” dedi.
Özellikle son 10 gün yoğun bombardıman altında kaldıklarını belirten Tamara, saldırılarda yaralıların olduğunu aktardı.