Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, KKTC ilişkilere ilişkin yaptığı açıklamada, KKTC’ye sürekli destek verdiklerinin altını çizdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan’ın Batı ülkelerinden silah aldığını, üçüncü taraflarla askeri tatbikatlar yaptığını belirterek, “Görünüşe göre Ermenistan barış anlaşmasıyla ve bölgeye kalıcı barış gelmesiyle ilgilenmiyor. Ermenistan kasıtlı olarak süreyi uzatıyor” dedi.
Aliyev, 1 Eylül’de yapılacak genel seçimleri gözlemlemek için Bakü’ye gelen Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım başkanlığındaki TBMM heyetini kabul etti.
Aliyev kabulde, Azerbaycan ile Türkiye’nin kardeşlik ve stratejik müttefikliğinin önemine değinerek, iki ülkenin her zaman birbirinin yanında olduğunu söyledi. Azerbaycan ile KKTC ilişkilerine de değinen Aliyev, KKTC’ye sürekli destek verdiklerini kaydetti.
Bölgedeki gelişmelere ilişkin de değerlendirmede bulunan Aliyev, Azerbaycan olarak bölgede sürdürülebilir barışın sağlanmasından yana olduklarını bildirdi.
Aliyev, Ermenistan’la barışın sağlanması için bu ülkenin anayasasındaki, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarının kaldırılması ve anayasanın değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ihtilafın çözümü için kurulan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubunun feshedilmesinin gerekliliğini vurgulayan Aliyev, “Ermenistan’ın Minsk Grubu’nun lağvedilmemesi konusundaki tutumu hiçbir şekilde anlaşılır değildir. Çünkü çatışmalar geçmişte kaldıysa ve Ermenistan Başbakanı, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü desteklediğini söylüyorsa, o zaman geçmişten kalan Minsk Grubu’nu tutmaya ne gerek var. Görünüşe göre Ermenistan barış anlaşmasıyla ve bölgeye kalıcı barış gelmesiyle ilgilenmiyor. Ermenistan kasıtlı olarak süreyi uzatıyor. Fransa’dan, diğer Batılı ülkelerden ve diğer taraflardan yeni silahlar alıyor, topraklarında üçüncü taraflarla askeri tatbikatlar yapıyor” diye konuştu.
Aliyev, bazı Batı kuruluşlarının ülkesine karşı haksız tutum sergilediğini, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin Azerbaycan karşıtı tutumunun ülkesinin toprak bütünlüğü ve egemenliğini sağlamasıyla doğrudan bağlantılı olduğunu aktardı.