Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, ülkedeki tek ilaç fabrikası olan Pharma Mondial’ın iki yıldır üretim yapamadığını belirterek, “Amaç yapılacak yeni ilaç ihalesine Pharma Mondial’i sokmamak…” dedi. Arıklı, konuyu Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek’e ilettiğini de kaydetti.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, sosyal medya hesabı üzerinden ‘KKTC’ye yatırım ve Pharma Mondial’ başlığı altında bir açıklama yaptı.
Bakan Arıklı, ülkenin tek ilaç fabrikası Pharma Mondial’ın iki yıldır üretim yapamadığını belirterek, amacın yapılacak yeni ilaç ihalesine katılmasını önlemek olduğunu öne sürdü.
Arıklı, konuyu Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek’e ilettiğini de belirterek, “Eminim ki gereğini yapacak ve bir haksızlığın önüne geçecek…” ifadelerini kullandı.
Erhan Arıklı’nın paylaşımı şöyle:
“Dün, Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz ile Başbakanımız Sayın Ünal Üstel’in basın toplantısındaydık… Sayın Yılmaz, yatırımın önemine işaret ederken, yatırımcının da korunması gerektiğine işaret etti. O bunu söylerken ben hafifçe tebessüm ettim. Yanımdaki Bakan arkadaşım “Niye gülümsedin?” diye sordu “Sonra anlatırım” dedim.
“Basın toplantısı sonrasında yanıma geldi ve “Hade anlat” dedi. “Geçtiğimiz gün ülkenin tek ilaç fabrikası Pharma Mondial ilaç fabrikasını ziyaret ettim. Kurucusu eski Bakanlarımızdan Feridun Adahan. Tanıyor musun?” diye sordum. “Yok. Adını duydum, ama tanışamadım” diye cevap verdi. “Tanımalısın. Yürüyen tecrübe” dedim ve devam ettim. “Cevdet Bey yatırımcı korunmalı diyor. Oysa biz yatırımcı düşmanı bir ülkeyiz. Bırak dışarıdan gelen yatırımcıyı kendi yatırımcımıza bile işkence yapmaktan zevk alıyoruz”. “Abartma gardaş” dedi Bakan arkadaşım. “Dinle” dedim. “Feridun Adahan ülkenin tek ilaç fabrikasının sahibi. Yıllar önce milyonlarca sterlin harcayarak, modern bir ilaç fabrikası kurdu. Ürettiği ilaçlar İngiltere ve Türkiye dahil birçok ülkeye ihraç edildi. Sonra KKTC de ilaç işi ranta dönüştü. Bu rant çevresi, İlaç Eczacılık Dairesi ile anlaşarak kullanılmayan veya ihtiyaç duyulmayan ilaçları da Bakanlığa sattılar. Her yıl milyonlarca lirayı cebe attılar. Hatta hatırlıyor musun, birkaç yıl önce kutusu bile açılmamış, tarihi geçmiş milyonlarca liralık ilaçları imha ettik. Ben bununla ilgili Meclis araştırma önergesi vermiştim. Kurduğumuz Ad-Hoc Komite aylarca konuyu inceledi ve sonunda fos bir raporla herkesi akladı. Şimdi bu ilaç mafyası istiyor ki bu fabrika çalışmasın, üretmesin. Onlar da yurt dışından ihtiyaç duyulan duyulmayan ilaçları getirip Bakanlığa istediği fiyata satsınlar…”. “Eee” dedi Bakan Arkadaşım. Devam ettim; “Önceki ilaç ihalesinde bazı ilaçların ihalesini en uygun fiyat veren Pharma Mandial kazanmıştı. MİK ihale sonuçlarını açıklar açıklamaz İlaç Eczacılık Dairesi derhal fabrikaya Müfettiş gönderdi. Müfettişlerin raporu tam evlere şenlik. Şu odanın kapısına niye ‘Karantina Odası’ yazmıyor, bu makinenin niye burasında pas var, şu günü geçmiş ilaçlar niye burada duruyor vs.” diyerek, firmanın ilaç üretim yeri ruhsatı GMP belgesini iptal etti. Tam 2 yıldır fabrika üretim yapamıyor. Tüm eksiklikler gidebildiği halde müfettişler gidip fabrikayı teftiş etmiyorlar. Amaç yapılacak yeni ilaç ihalesine Pharma Mondial’i sokmamak…”
Önceki gün tanıdığım en dürüst insanlardan birisi olan Hakan Dinçyürek’e konuyu açtım. Konu ile ilgilenmesini rica ettim. “Derhal” dedi. Eminim ki gereğini yapacak ve bir haksızlığın önüne geçecek…
Demem o ki, yatırımcı velinimettir Azizim. Onları korumak hükumetlerin görevidir…”