Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, ekonomik sorunlarla ilgili halkı koruyacak önlemler alınması gerektiğini söyledi. Erhürman, “KKTC vatandaşı bir insanın üç sene önceki yaşam seviyesiyle bugünkü arasında fark var. Alım gücü düşüyor” ifadelerini kullandı.
“Çocuklarımızın göçünü de bu şartlarda engellememiz mümkün değil” diye konuşan Erhürman, toplumun “yok olmaya doğru gittiğini” iddia etti.
CTP’den yapılan yazılı açıklamaya göre, Erhürman, katıldığı bir programda gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.
İstatistik Kurumu’nun ortaya koyduğu rakamların “şaşırtıcı” olduğunu söyledi.
Erhürman, ülkedeki hayat pahalılığında Türkiye ile yarı yarıya bir farkın ortaya çıktığına işaret ederek, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki hayat pahalılığından daha az hayat pahalılığının mümkün olmadığını ileri sürdü.
İnandırıcılık açısından sorgulanan bir duruma gelindiğini savunan Erhürman, dertlerinin İstatistik Kurumunu yıpratmak olmadığını söyledi. Erhürman, kurumun, kendi hükümetleri döneminde kurulduğunu hatırlattı.
İstatistik Kurumu ile ilgili Meclis’te komite kurulacağını belirten Erhürman, doğru veri kullanıp kullanmadığı kısmına da bakılacağını söyledi.
Ülkede orta sınıfın buharlaştığını, aşağıya düştüğünü kaydeden Erhürman, “Bu memlekette okula çocuğunu gönderirken harçlık veremeyen insanlar var” dedi.
-“Denetimli mal meselesi ortaya konmalı”
Erhürman, kriz dönemi içerisinde zorunlu temizlik giderleri gibi kalemlerle ilgili girişim yapılması gerektiğini dile getirdi.
Denetimli mal kapsamına alma konusunun ortaya koyulması gerektiğine işaret eden Erhürman, taraflarla da gerekli istişarelerin yapılmasının önemini dile getirdi.
“İnsanları ve kurumları korumak lazım” diyen Erhürman, kar marjı meselesinin de taraflarla görüşülebileceğini belirtti.
“Bu alanlarda, insanları zorunlu gıdadan ve temizlik malzemesinden mahrum bırakmayın” diyen Erhürman, tüm sorunlar ortada dururken kılını kıpırdatmayan bir yapıyla karşı karşıya olunduğunu söyledi.
Kasapların, “Et satışının yüzde 60’ı güneye kaydı” açıklamalarını da anımsatan Erhürman, alarm zillerinin çaldığını ve bir an önce taraflarla masaya oturmak gerektiğini belirtti.
Erhürman, “Bugün var olan zihniyet ve yönetim sürdürülemez. Memleket bu istikrarı değil, başka istikrarlı yapı istiyor. Bu istikrar, bu toplumu yok edecek” dedi.
Ev kiralamanın da almanın da “mümkün olmadığını” savunan Erhürman, nüfus politikasının önemine işaret etti.
“Kıbrıs Türk halkının bu kadar ekonomik sıkıntı içinde olduğu başka dönem yok” diyen Erhürman, sosyal patlamalara da değindi. Hayat pahalılığının dört ayda bir verilmesi konusuna değinen Erhürman, “Vereceğin hayat pahalılığı da gerçek hayat pahalılığını karşılamayacak” dedi.
Maliyenin, Türk Lirası cinsinden gelirlerinin arttığına vurgu yapan Erhürman, çıkan hayat pahalılığının da rahatlıkla verildiğini söyledi.
Tufan Erhürman, “KKTC vatandaşı bir insanın üç sene önceki yaşam seviyesiyle bugünkü arasında fark var. Alım gücü düşüyor” dedi. “TL cinsinden maaş yükseliyor ama ev alma hayali bile kurulamıyor” diyen Erhürman, bu çarpıklığın gözden gelinemeyeceğini belirtti. Yoksullaşmanın doğru politikalarla geri döndürülebileceğini ifade eden Erhürman, yoklaşmanın geri döndürülemeyeceğini söyledi.
“Çocuklarımızın göçünü de bu şartlarda engellememiz mümkün değil” diye konuşan Erhürman, toplumun yok olmaya doğru gittiğini iddia etti.
-“Nüfusta geri döndürülemez bir yere gidiyoruz”
Erhürman, şöyle devam etti:
“Benim toplumum yok oluyor. Şeytanla bile çalışırım. Kimseye verecek hesabım yoktur. Ben toplumumun endişesindeyim. Ben, bu yok oluş sürecini hızlanmış görüyorum umarım yanılıyorumdur. Şu anda bunu önlemek için ne gerekirse yaparım. Erken seçim kaçınılmazdır. Bu zihniyet gitmeden, yok oluşu durduramayız.”
Erhürman, 2022 Ocak’tan, 2024 Şubat’a “yoklaşma ve göç sürecinin tarihte görülmemiş bir hızla aktığını” ileri sürerek, “Bizi yokluğa taşıyan meseleye çok acil müdahale etme durumundayız” diye konuştu.
Birtakım şeylerin, “Geri döndürülemez şekilde bozulduğunu” savunan Erhürman, “Nüfusta geri döndürülemez bir yere gidildiğini” iddia etti.
Eğitim konusunda da “alarm verildiğini uzun zamandır dile getirdiklerini” belirten Erhürman, ülkede üniversite ve öğretim görevlisi enflasyonu olduğunu savundu.
“DAÜ’nün seviyesi aşağıya inerse, bütün yükseköğretimin seviyesi aşağıya inecek” diye konuşan Erhürman, söz konusu alanın sürdürülebilirliğinin de etkileneceğini ifade etti.