29.8 C
Lefkoşa

Bayar: “Anavatana güveniyorduk… 

- Advertisement -

 Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, bu yıl 50. yılı kutlanan Barış Harekatı’yla yalnız Türklere değil, Rumlar ve Yunanistan’a da barış geldiğini söyledi.

Bayar, “Bizim tezimiz ‘Ya Taksim, Ya ölüm’dü, TMT’nin de parolası oydu. 20 Temmuz 1974’te bunu bizzat yaşadık ve gördük. Anavatana güveniyorduk. Bu inancımız 20 Temmuz 1974’te gerçek oldu. Bizim için o gün güneş kuzeyden doğdu. Biz o gün dedik ki; ölsek de gam yemeyiz…O günleri gördük. Harekat (birinci ve ikinci aşaması), elde ettiğimiz sonuç bizim hayatımızın en mutlu ve unutulmaz günleriydi” dedi. 

Barış Harekatı’nın 50. yıldönümü nedeniyle TAK muhabirinin sorularını yanıtlayan Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı sırasında ve öncesinde Kıbrıs’ta yaşananları anlattı.

Rumlar ve Türkler arasındaki mücadelenin 1 Nisan 1955’te başladığını, 1974’e gelinceye kadar Türk halkının dış dünyayla irtibatının kesildiğini ifade eden Bayar, o günleri  “İlaç yok, doktor yok, hastane yok aradığınız malzemeyi bulamıyorsunuz. Köylerden üreticinin yetiştirdiği mal Lefkoşa’ya gelemiyor. Her yerde barikatlar ve o barikatlarda Rumların yaptığı işkenceler. Bu arada 103 köyü terk etmek zorunda kaldık. Çünkü EOKA’cılar kendi komşularını kendi köylülerini tarlada, ovada, çobanı, çiftçiyi, işine gitmeye çalışanı yakalayıp katlediyordu. Özellikle de 1964 yılında…” diye anlattı.

Kıbrıs Türk halkının 1974’e kadar çok acılar çektiğini, çok zor günler yaşadığını, çok büyük bedeller ödediğini, kendi köyü, vatanında göçmen olduğunu, 30 bine yakın insanın göçmen hayatı yaşadığını anlatan Bayar, Barış Harekatı’na kadar yaklaşık 2 bin şehit verildiğini söyledi.

Bayar, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı başladığında adanın yüzde 3’lük bölümünde Kıbrıs Türk halkının küçük küçük getto denilen bölgelerde muhasara altında oluğunu ama 126 noktada mukavemetin devam ettiğini ifade ederek, Akritas Planına göre Rumların Lefkoşa’yı 48 saatte teslim almayı planladıklarını, “Türkiye gelirse kurtaracak Türk bulamayacak” dediklerini anlattı.

-“Türkiye’nin eninde sonunda geleceğini biliyorduk…”

Bayar, “Türkiye’nin eninde sonunda geleceğini biliyorduk. Bizi Rum’un insafına terk etmeyeceğini biliyorduk. Türklüğün verdiği özgürlük aşkı iman kuvvetiyle kendimizi Rum’un karşısında hiçbir zaman zayıf hissetmedik.” dedi.

Bayar şöyle konuştu:

“20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Türk halkı birinci sınıf vatandaş ve özgür olma hakkını elde etti. Mutlu Barış Harekatı sonucunda da bugün sınırlarımızla devletimiz doğmuş oldu. 15 Kasım 1983’te ilan edilen KKTC artık sonsuza dek yaşayacaktır. Anavatan ve yavru vatan, Mehmetçik ve Mücahit 20 Temmuz 1974’te kucaklaştı ve bugünkü özgür devlete sahip olduk. Değeri ölçülemez.”

Barış Harekatı sonrasında Kıbrıslı Türklerin birinci sınıf vatandaş olduğunu söyleyen Bayar, “Barış Harekatı’ndan bu yana 50 yıl geçti. Köprülerin altından çok su aktı. Bu saatten sonra Kıbrıs Türkü için geri dönüş yoktur. Artık ileriye bakacağız. Birtakım sorunlarımız var. Bu sorunları da çözmek hükümetlerimize düşer. Artık bir devlette ne olması gerekirse her şeyimiz var. Bir tek dünya ile bütünleşme lazımdır.” dedi.   

-“22 yaşında mesleğimi kaybettim, kendimi cephede buldum”

Celal Bayar, 1963-1974’e kadar geçen 11 yıllık sürenin hayatlarında çok etkili olduğunu vurgulayarak,  “22 yaşında öğretmenliğe yani başlamıştım. Mesleğimi kaybettim kendimi cephede buldum” dedi.

Bayar, 21 Aralık 1963’te Küçük Kaymaklı’da görev yaptığını, 1963 olaylarından sonra ilk olarak Hamitköy’e intikal ettiklerini, 1964’te belediye evleri standart bölgesine gelerek, 44’üncü bölüğü kurup bölük komutanı olduğunu ve 1969’a kadar bölük komutanlığı yaptığını anlattı.

-“İlk katliam Ayvasıl’da oldu…”

Kıbrıs Türk halkının, Kıbrıs Cumhuriyeti’nden silah zoruyla dışlandığını, adeta sokakta kaldığını, EOKA ve Yunan destekli Rumların Türk köylerine saldırdığını ifade eden Celal Bayar şöyle konuştu:

“Arada sebep yokken, sanki biz devlete karşı isyan etmişiz gibi gösterdiler ve bunu bütün dış dünyaya da böyle duyurdular. Rumlar köyde yıllarca beraber yaşadığı Türk komşularını EOKA’cılara söyledi. İlk katliam Ayvasıl’da oldu. Bugünkü adı Türkeli. Rumlar EOKA’cılarla Türk komşularını işkenceyle, çukurlar kazıp canlı canlı gömdüler.”

Adanın bütün bölgelerinde bunun gibi katliamlar yaşandığını söyleyen Bayar, “Bir taraftan da bize ambargolar uyguladılar.  Mevzi yapmayalım, karşı koymayalım diye. Bu ambargolar maalesef 60 yıldır devam ediyor” dedi.

Aralık 1963’te ve 1964’te yaşanan Erenköy mücadelesine de değinen Celal Bayar, Şehit pilot Cengiz Topel’in uçağının Erenköy’de isabet aldığını, Topel’in paraşütle atlayarak kurtulduğunu ancak esir alındığını ve işkenceyle şehit edildiğini de anlattı.  

Bu olayın tepki yarattığını, Türkiye’deki o dönem hükümetin Başbakanı Bülent Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan’ın derhal Kıbrıs’a müdahale kararı aldıklarını ve 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın gerçekleştiğini vurgulayan Bayar, Barış Harekatı’nın bu yıl 50. yılının kutlandığını, harekatın yalnız Türklere değil, Rumlar ve Yunanistan’a da barış getirdiğini vurguladı.

-“1975’te Viyana’da nüfus mübadele anlaşması imzalandı…İki devlet bu şekilde ortaya çıktı”

Bayar şöyle devam etti:

“Ecevit’in meşhur sözüdür. Biz adaya barış için gidiyoruz. Ümit ederiz birliklerimize ateş açılmaz ve zaiyat olmaz. Fakat aksini yaptılar. 21 Aralık’ta Akritas planı, 20 Temmuz 1974’te de İfestos (Volkan) planını uyguladılar, Türk köylerine ve çıkarmaya karşı harekete geçtiler. Pek çok köyümüzü esir aldılar, zaten güney onların kontrolündeydi, kuzeyden esir aldıklarını da Kıbrıs’ın güneyde futbol sahalarında esir tutular. Ama çıkarmayı engelleyemediler. ‘Türkiye gelirse kurtaracak Türk bulamayacak’ diyorlardı. Türkiye’ye karşı geleceklerini hesapladılar. 21  Aralık’ta olduğu gibi bir kere daha yanıldılar. Karşılığını aldılar.

1974 Barış Harekatı’nda güneyde kalanlar 1975 yılına kadar esir muamelesi gördüler. 5 Ağustos 1975’te Viyana’da nüfus mübadele anlaşması imzalanınca güneydeki Türkler kuzeye, kuzeydeki Rumlar da güneye taşındı. İki ayrı devlet de bu şekilde ortaya çıktı.”

Bayar, 50 yıl devam eden görüşmelerde Rumların her şeye hayır dediğini ama gene de bugün Avrupa Birliği ve dünyanın onların arkasında, yanında durduğunu ifade ederek, Kıbrıslı Türklerin ise uluslararası toplumlumdan dışlandığını vurguladı.

-“Bize düşen görev kendi evimizin içini tertiplemek, kendi halkımızı mutlu etmek ve tanınma”

Kıbrıs’ta 50 yıl devam eden müzakereler sonrasında kesin, yaşayabilir bir çözüme ulaşılamadığına dikkat çeken Bayar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bize düşen görev kendi evimizin içini tertiplemek, kendi halkımızı mutlu etmek ve tanınma, devletin tanınması yönünde artık daha sağlam adımların atılması gerek… İki devlet temelinde, egemen, eşit tezini Anavatan Türkiye de destekliyor. Hükümetimiz de Cumhurbaşkanımız da bu yönde çalışma yürütüyor. İnşallah kısa bir sürede bir tanınma gerçekleşir. Kıbrıs’ta kalıcı çözüm iki devlet temelindedir. Bunun 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın 50. yılında bir kere daha tescillenmesi gerekir.”

Kısa sürede tanınmanın gerçekleşmesi temennisini dile getiren Bayar, “Zor günler geçirdik ağır bedeller ödedik, 2 bine yakın şehit verdik. Şehitlerimizin borcu ödenmez. KKTC tanınır ve yaşatılırsa, kendi vatanımızda mutlu olursak ancak bu şekilde şehitlerin hakkı ödenir. Şehitlerimize sözümüzdür, bu devleti her ne pahasına oluşa olsun yaşatmak boynunuzun borcudur.” dedi.

Celal Bayar, mücadelenin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti, hayatını kaybedenlere, şehitlere Allah’tan rahmet diledi.

-“Güvenlik yönünden vatan emin ellerde”

TMT’nin görevini 1976’da tamamladığını, görevi Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na devrettiğini, Kıbrıs Türk halkının bir ordusu olduğunu vurgulayan Celal Bayar, “KTBK adadadır. O bizim en büyük teminatımız. Güvenlik yönünden de vatan emin ellerdedir. Anavatan Türkiye de zaten yanı başımızdadır.” dedi.

Rumların bütün amacının garantileri kaldırmak, Türk askerini göndermek ve AB normları içinde Kıbrıs Türk halkını azınlık olarak görmek olduğuna işaret eden Bayar, bunun mümkün olmadığını vurguladı.

Bayar sözlerini şöyle sürdürdü:  

“Bunun için görüşmeye egemen eşit iki devlet olarak oturmak durumundayız. Onun dışında Rum’un niyeti bellidir. Zaten 1960’da bunu denedik. Bir kere daha bu oyuna gelmek istemiyoruz. “

-“Anavatan olmadan biz bu adada varlığımızı devam ettiremeyiz”

KKTC halkının mutlu ve devletine bağlı olabilmesi için yöneticilere, hükümete, idarecilere, herkese görevler düştüğünü ifade eden Bayar, “Her devlette sorunlar var. Bu sorunların en aza düşürülmesi ve halkın devletiyle bütünleşerek, Anavatan Türkiye ile olan bağın daha da güçlendirilmesi lazım.

Anavatan olmadan biz bu adada varlığımızı devam ettiremeyiz. KKTC olmadan da bu adada var olmayız. Barış Harekatı’nın 50 yılında tüm şehitlere Allah’tan rahmet dilerim.” dedi.

- Advertisement -

Son Haberler

KSTU soruşturması… 

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi (KSTU) soruşturması kapsamında...

Hasipoğlu: “UBP, tarihinin en büyük kurultayına hazır”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, 21...

Erdoğan: Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yok

 Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Milletimizi darbe anayasasından kurtarmak, Türkiye'nin önünü...

Gazileri Anma Günü dolayısıyla Boğaz Şehitliği’nde tören düzenlendi

 19 Eylül Gazileri Anma Günü dolayısıyla Girne Boğaz Şehitliği’nde...

Sponsor

Göz Atın

Avrupa Konseyi Güney Kıbrıs’ı tehdit eden Nasrallah’ı adını kullanmadan “kınadı”

 Avrupa Birliği’nin, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın Güney Kıbrıs’a yönelik...

Kıbrıs Türk Gardiyanlar Birliği başkanlığına Sezai Bayraktar seçildi

 Kıbrıs Türk Gardiyan Birliği başkanlığına Sezai Bayraktar seçildi. Gardiyanlar Birliği’nden...

ABD’de en büyük su rezervi Colorado Nehri’nin suyu tehlikeli ölçüde azaldı

ABD'nin batı yakasında 7 eyalette toplam 40 milyon kişinin...

Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Cem Karaca: “Narenciye zararlısına karşı biyolojik mücadele başlatıldı”

Tarımsal Araştırma Enstitüsü (TAE) Müdürü Cem Karaca, narenciye zararlısına...

KSTU soruşturması… 

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi (KSTU) soruşturması kapsamında tutuklu yargılanan okulun genel sekreteri ve hissedarlarından S.G., ve okulun uluslararası ofis sorumlusu A.S., devam...

Hasipoğlu: “UBP, tarihinin en büyük kurultayına hazır”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, 21 Eylül Cumartesi günü yapılacak 23’üncü Olağan Kurultay için hazırlıklarda son aşamaya gelindiğini açıkladı. Hasipoğlu yaptığı yazılı...

Erdoğan: Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yok

 Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Milletimizi darbe anayasasından kurtarmak, Türkiye'nin önünü açmak istiyoruz. Siyaset kurumunun da yapıcı ve mutedil yaklaşması gerektiğine inanıyoruz" dedi. Erdoğan, Türkiye Müteahhitler Birliğince...

Gazileri Anma Günü dolayısıyla Boğaz Şehitliği’nde tören düzenlendi

 19 Eylül Gazileri Anma Günü dolayısıyla Girne Boğaz Şehitliği’nde tören düzenlendi. Törene, Girne Kaymakamı Cemal Özcemoğlu, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı (GKK) adına Tuğgeneral Mehmet Ali Akbaş,...

Arıklı: “Gazilerimiz birlik ve bütünlüğümüzün teminatıdır”

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, Gaziler Günü nedeniyle yayımladığı mesajda, gazilerin, ülkenin birlik ve bütünlüğünün teminatı olduğunu söyledi. Bakanlık’tan yapılan açıklamaya göre, Bakan Arıklı, Gaziler...

Ataoğlu, TÜRKSOY Opera Günleri etkinliğine katılmak için ülkede bulunan sanatçıları kabul etti

Başbakan Yardımcısı Turizm Kültür Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, TÜRKSOY Opera Günleri etkinliğine katılmak için ülkede bulunan sanatçıları kabul etti. Kültür Dairesi Müdürü Şirin...

KTÖS ve KTOEÖS, Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), eğitimdeki sorunlara dikkat çekmek için Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı. Eylemde...

Mehmet Bilginoğlu yaşamını yitirdi

Sevilen sayılan isim Mehmet Bilginoğlu yaşamını yitirdi.  Bilginoğlu'nun vefatı başta ailesi olmak üzere tüm sevenlerini yasa boğdu.  Mehmet Bilginoğlu, yarın Tanpınar Camisi'nde kılınacak öğle namazına müteakip...

“Cemile Yardımı” alanların maaşlarına yüzde 19,19 artış yapıldı

Bakanlar Kurulu, Cemile yardımı kapsamında maaş alan 5 kişinin maaşlarına 1 Eylül 2024 itibarıyla yüzde 19,19 oranında zam yapılmasına karar verdi. Bakanlar Kurulu, Maliye Bakanlığı'na...