BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’taki Özel Temsilcisi ve Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart’ın 17 Ocak’taki BM Güvenlik Konseyi’ne yaptığı bilgilendirmenin, ara bölgeyle ilgili bölümünde “sorunlu ihlaller” ifadesini kullanması iki taraf arasında bir denge kurduğu gerekçesiyle Rum basını tarafından tepkiyle karşılandı.
Fileleftheros “Stewart Türkiye’yi İkna Etmek İçin Hediye Verin” başlığıyla aktardığı haberinde Stewart’ın “sorunlu ihlaller” atfıyla Türk tarafının “ihlallerinin” Rum Millî Muhafız Ordusu’nun (RMMO) önceden hazırlanmış beton mevzilerine cevap olduğu “imasında” bulunduğunu yazdı.
RMMO tarafından yapılan savaş mevkii (beton mevzi) hazırlıklarının ara bölge dışında olduğunu yazdı, bunların ihlal görüntüsü vermediği ve gerginlik yaratmadığını öne süren gazete Stewart’ın bunu, Genel Sekreter’in Kıbrıs kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın Ada’ya gelişi öncesinde ortamın bozulmaması için “Türk tarafını rahatsız etmemek maksadıyla” yaptığını savundu.
Gazete Stewart’ın hem Ada’da hem de New York’ta yaptığı temaslarda Kıbrıs Türk tarafının iki devlet çözümünü taktik nedenlerle öne çıkardığı, tutumunda o kadar da kat-i olmadığını anlatarak Rum Yönetiminin, Kıbrıs sorunundaki yeni süreçte işbirliği yapması için Türk tarafına yönelik hareket ve açılımlarda bulunmasını istediğini yazdı.
Gazeteye göre, Türk tarafının “bu taktiği, Kıbrıslı Rumların anlaşma ve bir arada yaşamak istediğine ikna olmadığı için uyguladığını” söyleyen Stewart, Kıbrıs Rum tarafının bunun aksini göstermesi ve Türk tarafını, Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili söylemleri ile kast ettiğinin aynı olduğuna ikna etmesi gerektiğini düşünüyor.
Stewart’ın görüşmelerinde, daha önce doğrudan ticareti öne çıkarmış olmasına rağmen bu sefer, Türk tarafına hangi hediyeler verilebileceğine atıf yapmadığına işaret eden gazete “Türk tarafına hediye verilmesi taraftarı” olarak nitelediği İngilizlerin, Rum tarafının egemenlik ve doğal gaz konularında adım atabileceğini düşündüğünü yazdı.
Haberde Londra’nın, Güney Kıbrıs’taki nabız yoklamaları sırasında, müdahillerin ayrı egemenlikleri benimseyerek birer adım ilerleyeceği bir formül benimsenebileceğinden söz ettiği de anımsatıldı.
Öte yandan Politis diplomatik bir kaynağa dayanarak BM Genel Sekreteri’nin Barış Gücü raporunda hem Türk hem de Rum tarafının ara bölge ihlalleriyle ilgili suçlamalarda bulunmasına rağmen Rum tarafının ihlallerinin ortadan kaybolduğuna işaret etti ve “ortadan kaybolan” bu ihlallerin neler olduğunu özetle şöyle aktardı:
“2021-2022’de ara bölge içerisine çekilen 14 kilometre uzunluğundaki (zamanın İçişleri Bakanı Nikos) Nuris dikenli telleri”. 2019’dan başlayarak Millî Muhafız Ordusu ara bölgenin güney hattı boyunca 327 adet önceden hazırlanmış beton mevzi yerleştirdi. Bunların 16’sı ara bölge içerisinde bulunuyor.
Millî Muhafız Ordusu ara bölge boyunca, çoğunluğu Lefkoşa’da olmak üzere aralarında sivil yapıların da olduğu 42 noktaya kapalı devre güvenlik kamerası (CCTV) yerleştirerek toplam teçhizat sayısını 48’e çıkardı.
Türk tarafı konuya ilgi gösterirken, Millî Muhafız Ordusu 3 mayın tarlasının temizlenmesini reddetti.”