18.6 C
Lefkoşa

Kekemelikte erken tanı, konuşma terapisinde başarıyı artırıyor

- Advertisement -

Nedeni tam olarak bilinmeyen kekemelikte erken tanının, konuşma terapisinde elde edilen başarı oranını artırdığı belirtildi.

Ankara Etlik Şehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniğinde görevli Dil ve Konuşma Terapisti Dilara Söylemez, 22 Ekim Dünya Kekemelik Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluk çağında özellikle okul öncesi dönemde başlayan, konuşmada uzatma, ses ve hece tekrarıyla kendini gösteren konuşma bozukluğunun “kekemelik” olarak isimlendirildiğini söyledi.

Kekemeliğin, konuşmanın edinim sürecinde ortaya çıkan bir konuşma bozukluğu olduğunu ifade eden Söylemez, “2 yaş sonrasında başlamaktadır. Klinik gözlemler, en sık 3-6 yaş arasında ortaya çıktığı yönündedir.” dedi.

– “Tek bir nedene bağlanması doğru değil”

Söylemez, kekemeliğin ilk belirtilerinin sözcük değişiklikleri ya da tekrarıyla başladığını, ilerleyen aşamalarda ise konuşma akıcılığının ciddi şekilde bozulduğu anlatarak, şu örneği verdi:

“Bugün hastaneye geldim cümlesinde, kekemelik yaşayan bir kişi, ses tekrarı yaptığında sözcüğün başındaki sesi ‘bu, bu, bu’ şeklinde tekrarlar veya patlayıcı tarzda bloklaşma olduğunda ‘bıbıbı’ gibi sözcüğe başlar. Uzatma yaptığında ise ‘Buuuuugün’ gibi kelimeyi kullanır. Böyle olduğunda da konuşma akıcılığı bozulur.”

Uzun yıllardır yapılan çalışmalarda kekemeliğin net bir nedeninin saptanamadığını belirten Söylemez, “Ancak bireyin içinde bulunduğu çevresel faktörlerin, aile dinamiklerinin, nörolojik gelişim ve genetik yatkınlığın kekemeliğin gelişiminde rol oynadığı görülmektedir. Bu nedenle kekemelik, çok faktörün etkili olabildiği bir bozukluktur, tek bir nedene bağlanması doğru değildir.” bilgisini verdi.

– “Özellikle okul çağında akran zorbalığına maruz kalabiliyorlar”

Kekemeliğin ortadan kalkmamasıyla kişinin olumsuz duygu durum bozuklukları yaşayabildiğine işaret eden Söylemez, kekemelik yaşayanların genellikle okul çağında sorunlarla karşılaşabildiğini söyledi.

“Özellikle okul çağında akran zorbalığına maruz kalabiliyorlar. Buna bağlı olarak çocuklarda içe kapanma, sosyal fobi oluşabiliyor, utangaçlık gelişebiliyor, akademik başarı olumsuz etkilenebiliyor.” diyen Söylemez, bu sorunların yaşanmaması için aile ve yakın çevreden başlamak üzere toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğine işaret etti.

– “Sakin ol, nefes al, heyecan yapma gibi bildirimlerde bulunulmamalı”

Söylemez, kekemeliğin bir hastalık değil konuşma bozukluğu olduğunu, ilacı ya da girişimsel çözümü bulunmadığını belirtti.

Bir anda sorunun çözümlenerek akıcı bir konuşma elde etme hedefinin doğru bir yaklaşım olmadığını vurgulayan Söylemez, şunları kaydetti:

“Bu bir terapi sürecidir. Bu süreçte aileyle işbirliği çok önemlidir. Hem bireyi hem aileyi içine alan bir terapidir. Burada yakınlarına ve çevresine büyük sorumluluk düşmektedir. Örneğin, karşıdaki dinleyici, kesinlikle kişinin takıldığı sözcüğü ya da cümleyi tamamlamamalı, kişinin sözcüğü ve cümleyi tamamlaması beklenmeli. Bu esnada hem takılma anında hem de sonrasındaki süreçte kekemelik yaşayan kişiyle göz teması kurulmalı, temas kesilmemeli. Kişiye, iletişimde bulunması için yeterli zaman ayrılmalı, iletişimin hızlı değil daha yavaş olmasına izin verilmeli.”

Kişinin takıldığı anlarda “sakin ol, nefes al, tekrar söyle, heyecan yapma” gibi bildirimlerde bulunulmaması gerektiğine dikkati çeken Söylemez, “Çünkü bu tür bildirimler, kişinin kendini daha çok geriye çekmesine neden olabiliyor.” dedi.

– “Kişinin kendisinin terapisti olmasını sağlamaya çalışıyoruz”

Bu durumun ortadan kalkmasında terapiye başlangıç yaşının önemli olduğuna işaret eden Söylemez, şöyle konuştu:

“Erken dönemde başlayan terapi süreci, daha etkili sonuçlar elde edilmesini sağlıyor. Bu nedenle de erken tanı, konuşma terapisinde elde edilen başarı oranını artırmaktadır. Kekemeliğin başlangıcından itibaren uzun bir zaman geçtiğinde ise biraz daha bu süreç zorlaşabiliyor. Çocuklarda, genellikle ilk 6 ay kendiliğinden bir iyileşme olması için bekliyoruz, sonraki 6 ayda ise aralıklı olarak kontrol ediyoruz. Ancak belirtilerin üzerinden bir yıl geçtikten sonra kişinin takılmaları hala devam ediyorsa mutlaka dil ve konuşma terapistiyle iletişime geçilmesi gerekiyor.”

Terapinin, kekemelik anlarına müdahale edilerek konuşmanın kolaylaştırılmaya çalışıldığı bir süreci kapsadığını anlatan Söylemez, “Bu süreç her kişide farklı seyredebiliyor. Kekemelik, kişinin hayatı boyunca da devam edebilir, bir dönem iyileşip bir dönem tekrar görülebilir. Zaten terapi süreçlerinde de kişiye konuşmayı kolaylaştırmak için çeşitli teknikler öğretiyor ve sonrasında kişinin kendisinin terapisti olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Bu durum, özellikle yetişkin kişiler için geçerli.” dedi.

Söylemez, sebebinin ve tetikleyen faktörlerin de ne olduğunun bilinmediği kekemeliği, stres, kaygı gibi durumların artırabildiğini sözlerine ekledi.

- Advertisement -

Son Haberler

Kamuda örgütlü 5 sendika Başbakanlık önünde ortak açıklama yaptı

 Kamuda örgütlü beş sendika, hayat pahalılığı ödeneği hesaplama yöntemi...

CTP Kadın Örgütü Arasta’da bildiri dağıttı

 Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü, Lefkoşa Arasta’da “Eşitlik...

HP Genel Başkanı milletvekili hakkında sahte diploma soruşturmasının son aşamaya geldiğini belirtti

 Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, bir milletvekili hakkında...

Dünya ticareti Trump’ın dönüşüyle yeniden şekillenecek

 ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump, dört yıl aradan sonra...

Sponsor

Göz Atın

ABD’de Temsilciler Meclisi Başkanı McCarthy’nin koltuğundan edilmesi için önerge sunuldu

 ABD Temsilciler Meclisi üyesi Cumhuriyetçi Matt Gaetz, Temsilciler Meclisi...

Ukrayna: Rusya’nın Odessa’ya saldırısında liman ve tarımsal tesisler hasar gördü

Rusya'nın sabah saatlerinde Ukrayna'nın Odessa bölgesine insansız hava araçlarıyla...

Polisiye olaylar…

Lefkoşa Metehan Kara Geçiş Kapısı’nda aracında Narkotik ve Kaçakçılığı...

Türkiye, UAD’de İsrail’e karşı açılan soykırım davasına müdahillik bildirimini sundu

Türkiye, Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) İsrail aleyhindeki soykırım davasına...

Dizdarlı’nın yeni kitabı “Lambousa Prensesi” yarın tanıtılıyor

Dr. Bülent Dizdarlı'nın son romanı "Lambousa Prensesi"nin tanıtım söyleşisi...

Kamuda örgütlü 5 sendika Başbakanlık önünde ortak açıklama yaptı

 Kamuda örgütlü beş sendika, hayat pahalılığı ödeneği hesaplama yöntemi değişikliği ve Mali Protokol ile ilgili Başbakanlık önünde basın açıklaması yaptı. Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası...

CTP Kadın Örgütü Arasta’da bildiri dağıttı

 Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü, Lefkoşa Arasta’da “Eşitlik solda, direniş yolda” başlıklı  bildiri dağıttı. CTP’den  yapılan açıklamaya göre, etkinliğe CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, CTP...

HP Genel Başkanı milletvekili hakkında sahte diploma soruşturmasının son aşamaya geldiğini belirtti

 Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, bir milletvekili hakkında sürdürülen sahte diploma soruşturmasının son aşamaya geldiğini söyledi. Özersay yaptığı yazılı açıklamada, Başsavcılığın söz konusu milletvekilinin...

Dünya ticareti Trump’ın dönüşüyle yeniden şekillenecek

 ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump, dört yıl aradan sonra yeniden başkanlık koltuğuna oturmaya hazırlanırken, uygulayabileceği ithalat tarifeleri ve korumacı politikaların küresel ticarette yeni bir...

Tabipler Birliği’nden “Kahramanlarımızla Zafere Koşulacak” maratonuna destek

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Lefkoşa Türk Belediyesi tarafından düzenlenen ve gelirinin Çocuk Onkoloji Servisi’ne bağışlanacağı Uluslararası Lefkoşa Maratonu’na yönetim kurulu olarak katılacağını duyurdu. Birlikten yapılan...

352 sürücü rapor edildi, 39 araç trafikten men edildi

 Ülke genelinde dün yapılan trafik denetimlerinde 352 sürücü rapor edildi, 39 araç trafikten men edildi. Rapor edilen suçlar arasında sürat ilk sırada. Polis Basın Subaylığı’ndan...

Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği, okullarda omurga sağlığı eğitimi verdi

 Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği, okullarda omurga eğitim programını tamamlandı. Eğitimlerde çocuklara omurga için faydalı egzersizler gösterildi ve omurga sağlığını olumsuz etkileyebilecek bazı hareketler hakkında bildi...

Alzheimer hastası İsmet Kim aranıyor

 Polis, dünden beridir kayıp olan 83 yaşındaki Alzheimer hastası İsmet Kim’i görenlerin en yakın polis merkezine bilgi vermesini istedi. Polis’ten yapılan açıklamada, “20 Kasım 2024...

Polis, sosyal medya ve kısa mesaj üzerinden yapılan dolandırıcılık konusunda uyardı

Polis, sosyal medya uygulamaları ve kısa mesaj (SMS) üzerinden cep telefonu, kimlik veya kredi kartı bilgilerinin kimseyle paylaşılmaması uyarısında bulundu. Polis Basın Subaylığı’ndan yapılan açıklamada,...