Güney Kıbrıs’taki yeni hükümetin Mari’de bir deniz üssü inşa etmeyi düşündüğü, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in de bu düşünceye olumlu yaklaştığı bildirildi.
Haftalık Simerini’nin manşete çektiği habere göre (Güney) “Kıbrıs’ın kara yüzölçümünden 9 kat büyük, doğal gaz, petrol ve hidrojen zenginlikleri barındıran bir deniz bölgesine sahip olması” nedeniyle konu Nikos Anastasiadis döneminde de gündeme geldi ancak ekonomik ve diğer siyasi maksatlar ve İngilizlerin, Ada’daki kendi üslerinden kaynaklı algıları yüzünden vazgeçildi.
Mari’de deniz üssü kurulması konusunda halen, bölgedeki savaş gemilerinin demirlemesi için böyle bir üs olmasını ancak inşaat masrafını Rum yönetiminin karşılamasını isteyen Fransızlar ile ilk görüşmelerin yapıldığı kaydedildi.
Gazete Mari’de böyle bir deniz üssü inşa edilmesi halinde ilk başlarda masraflı olacağını ancak daha sonra Güney Kıbrıs’a sağlayacağı avantajları şöyle sıraladı:
“Bölgedeki ve AB içerisindeki jeopolitik ve jeostratejik rolünün yükselmesi. Böyle bir üsse bölgede önemli bir rol oynamak isteyen Fransa’nın ve diğer AB üyelerinin, İsrail ve Mısır’ın ve bölgede seyredecek diğer ülke gemilerinin demirlemesi söz konusu olacak.
Mari’deki deniz üssünün AB’nin Doğu Akdeniz’deki Stratejik Pusula’sının pratik uygulanmasına dahil politikasının öne çıkarılması. Buna Yunanistan, Fransa ve İtalya gibi diğer AB devletleri ile İsrail ve Mısır gibi üçüncü ülkeler katılabilecek.
Caydırıcılığın artması ve zaman içerisinde ittifaka dönüşebilecek olan ikili ya da çok taraflı işbirliği koşullarının güçlenmesi. Bu koşullar altında Mavi Vatan’ın deniz hakimiyetinin, deniz yollarının Ankara tarafından kontrol edilmesinin ve Kıbrıs’ı kendi mandası haline getirmesinin engellenmesi ön şartları yaratılır.
Deniz Kuvveti’ne sahip olmadığı sürece Kıbrıs’ın dezavantajlı olduğu denizcilikte deneyim edinilmesi.”
Merkezi Güney Kıbrıs’ta, AB aidiyetinde bir Doğu Akdeniz Merkez Komutanlığı kurulmasının mümkün olduğuna dikkat çekilen haberde Mari’de bir deniz üssü inşa edildiğinde, teknik destek altyapıları (tedarik, bakım, onarım vb), gemileri ve mürettebatını kabul edecek altyapılar, fırkateyn sınıfına kadar savaş gemilerini kabul edecek yapılar yer alacağı kaydedildi. “Bu şartlar altında Kıbrıs’ın çevresinde deniz tatbikatları icra edilmesi ve gereken yerlere gerekli mesajların verilmesi olanakları artar” denildi.