Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Larnaka Şehitlerini rahmetle andı, “Vatanımızda, kendi devletimizin çatısı altında egemen ve özgür olarak yaşıyorsak, bunu aziz şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasında, Enosis hedefiyle Akritas Planı doğrultusunda Kıbrıs Türk halkını imha etmek için Rum-Yunan ikilisinin başlattığı silahlı saldırılarda, Larnaka’nın köylerinin ağır saldırılara maruz kalırken, Türk Mukavemet Teşkilatı öncülüğünde yürütülen “Larnaka Direnişi”nin mücadele tarihinde “destan” olarak yerini aldığını vurguladı.
Rumların 21 Aralık 1963 tarihinde Kıbrıs Türkleri’ne yönelik başlattığı silahlı saldırılara karşı, Larnaka Sancağı’na bağlı köylerde yaşayan yaşlı, kadın ve çocuk çok sayıda vatandaşın büyük bir zulüm ile karşı karşıya kalarak, saldırılar karşısında göç etmek zorunda bırakıldığını anımsatan Tatar, şunları kaydetti:
“Larnaka’da gerçekleşen ‘Kayıp Otobüs’ olayı soykırımın en büyük göstergelerinden birisidir. Bugün, kendi vatanımızda, kendi devletimizin çatısı altında egemen ve özgür olarak yaşıyorsak, bunu aziz şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz.
Cumhurbaşkanı olarak benim en büyük görevim ve hedefim; Kıbrıs Türk halkının can ve kan pahasına kurduğu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni, sahip olduğu özgürlüğü ile egemenliğini korumak ve bu uğurda mücadele etmektir.
Halkımızı azınlık yapmak, Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırmak ve Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmak için Rum tarafının dayatmaya çalıştığı federal temele dayalı bir anlaşmayı da kabul etmemiz mümkün değildir.
Kıbrıs’ta bir antlaşmaya varılacaksa, bu ancak egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerimiz temelinde olabilir.
Başka bir çözüm yolu da yoktur.
Aziz Şehitlerimizden aldığımız güç ve ilhamla, Rum’a geçmişte boyun eğmediğimiz gibi, bundan sonra da boyun eğmeyeceğiz.
Devletimizden, egemenliğimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Rahat uyuyunuz. Sonsuza dek halkımızın gönlünde, yüreğinde yaşayacaksınız.”